İREM SULTAN
  HARİKA FIKRALAR
 
Bir gün Mısır'da bir mumya bulunur ve bunun kaç tarihine ait olduğu öğrenilmek için Amerika, İngiltere ve Türkiye'den uzmanlar istenir. Tabii ki Türkiye'den emniyet görevlileri gider. Neyse İlk Amerikalılar başlarlar. 3-5 saat sonra çıkarlar ve olsa olsa MÖ 1300-1600 senelerine aittir derler. İngilizler girerler.
Bir kaç gün sonra çıkarlar ve olsa olsa MÖ 1300-1420 arasıdır derler. Nihayet sıra Türkiye'den giden emniyet görevlilerine gelir ve içeri girerler.
Girerler girmesine de, aradan 10 gün geçtiği halde hala dışarı çıkmazlar. Nihayet 15. gün saç-sakal karışmış halde çıkarlar ve merakla gözlerinin içine bakan Mısırlı bilginlere tam tamına MÖ 1357 derler. Tabii ki herkes şaşar bu işe ve nasıl olur yahu derler. Bizimkiler gayet ciddi,
- "Biraz zor oldu amma, sonunda dili çözüldü
keratanın...
                             
    Boşanma davasında kadın, hakime talebini gerekçesi ile açıklamış:
-"Sayın hakim, çocuğun bende kalmasını istiyorum. Onu dokuz ay karnımda taşıdım."
Hakim kocaya sormuş:
-"Karınızı duydunuz. Bir diyeceğiniz var mı?"
Adam "Var tabii" demiş ve anlatmış:
-"Sayın hakim. Farzedelim ki canınız bir kutu soğuk kola istedi. Makineye parayı attınız ve kola geldi. Şimdi bu kola makinenin midir, yoksa parayı deliğe atanın mı?"
Hakim sekreterine dönmüş:
-"Yaz kızım. Çocuk babada kalacaktır..."



Bir gün bir adam yolda gezerken bir çocuk görmüş, onu yanına çağırıp sormuş:
-Allah`ın nerede olduğunu söyle sana bir elma vereyim.Çocuk cevap vermiş,
-Sen bana Allah`ın nerede olmadığını söyle ben sana bin elma vereyim...


Arslan, kurt ve tilki ava çıkarlar. Bir geyik, bir koyun ve bir de horoz avlarlar.Arslan, kurda:
- "Şimdi bunları adaletle paylaştırıp sohbetimize tat ver" der.Kurt:
- "Ey cihân şahı, avcıların sultanı!.. Bundan kolay ne vardır... Geyik sizin, koyun benim, horoz da şu zavallı tilkinindir".
Arslan, gök gürlemesini andıran bir sesle kükrer. Kurdu, kan revan içinde yere serer. Tilkiye dönüp:
- "Tez sen paylaştır"der.Tilki:
- "Ey yiğitler ülkesinin tek hükümdarı!.. Koyun sabah kahvaltınız, geyik öğle yemeğiniz, horoz ise sultanıma çerezdir. Arslan:
- "Aferin sana bu adaletli taksimi kimden öğrendin?"
Tilki:
- "Şu yerde yatan kurt kardeşten öğrendim."



Ilık bir yazgünü aslan yerde uzanmış keyif catarken kaplunbaganın koşarak yanından gectigini görmüş.Şaşıran aslan koşup kaplunbagaya ne oldugunu sormuş.
-Kaplunbaga kardeş ne bu telaşın ormanda yangınmı cıktı yoksa.Kaplunbaga
-Hayır ormana maliyeciler gelmiş. Aslan:
- E gelmişse ne olmuş demiş.Kaplunbaga:
-Olurmu bende ev, hanımda ev, cocukta ev nasıl hesap vericem kacıyorum demiş.
Aslanda düşünüp oda hızlan kacmaya başlamış. Tam maymunun yanından gecerken Maymun aslanı durdurmuş
-Ya neler oluyor herkezde bir telaş .Aslan:
-Ormana maliyeciler gelmiş bende kürk, karıda kürk, coçukta kürk, nasıl hesap veririm deyip uzaklaşmış.
Maymunda koşmaya kacmaya başlamış. Karısına koşup
-Hanım kalk gidiyoruz.
Karısı ne oldu ne bu telaş.Maymun:
-Ormana maliyeciler gelmiş kacalım demiş.Karısı:
-Oturlan götünün üstüne benim kıc acık senin kıc acık ne hesabı vericen

Yavru tavşan yuvasından ilk kez ayrılır ve ormanda dolaşmaya başlar. Karşılaştıgı ilk hayvana kendini tanıtır :
"Merhaba kardeş ben TAVŞAN, sen kimsin ?" karşısındaki hayvan
"Bende KATIR der"
Tavşanın kafası karışır "Nasıl yani" der.
"Katır benim annem at babamda eşektir . Onlar birlikte olmuşlar sonra ben doğmuşum "der .
Tavşan yoluna devam eder . Karşılaştıgı başka bir hayvana kendini tanıtır
"Merhaba kardeş ben TAVŞAN, sen kimsin ?" hayvan "Ben kurtköpeği" der . Tavşan yine şaşırır "Nasıl yani" der . Kurtköpeği "Benim annem köpek , babamda kurt onlar birlikte olmuşlar sonra ben doğmuşum " der .
Tavşan yoluna devam eder . Karşılaştıgı başka bir hayvana kendini tanıtır
"Merhaba kardeş ben TAVŞAN, sen kimsin ? "
Hayvan "Ben DEVEKUŞU" der .
Tavşan biran afallar sonra gülüp geçer...
Neyse biraz daha yol aldıktan sonra; kulağına konan hayvana dönerek:
"Ben tavşan, sen kimsin ? " der.
"Ben at sineğiyim" deyince , tavşan "Hassssss Sittir" diyerek oradan uzaklaşır .



Serçenin bir tanesi bahar günü dalgın dalgın uçuyormuş.
Bir anda farketmiş ki, bir yolun üstünde uçuyo ve karşıdan da
motorsikletli bir adam geliyo.
Her ikisi de çarpışmayı engellemek için ellerinden geleni yapmışlar ama nafile...
Serçe "çotaaank" diye kaska çarpıp düşmüş.
Şimdi, motorcu arkadaşımız, Allahı var sıkı bi hayvansever.
Doğal olarak hemen atlamış motordan ; koşmuş serçenin yanına.
Serçe baygın yatıyo.. Kıyamamış, bırakamamış yolda; almış getirmiş eve.
Eskiden kalma bi de kafesi var evde.. Baygın serçeyi kafesin içine
güzelce yerleştirmiş..
Yanına da az biraz su, az biraz ekmek koymuş, vurmuş kafayı yatmış....
Bizim serçe bi müddet sonra ayılmaya başlamış..
Daha tam seçemiyo ortalığı.. Hafif bulanıklık var yani...
Bi bakmış parmaklık, ekmek, su falan var bulunduğu yerde...
Birden dank etmiş vaziyet:
- Motorcuyu öldürmüşüz beaaa ...!!!!!!


İki tavuk markette geziyorlarmış. Yumurta reyonuna geldiklerinde l.tavuk diğerine 40.000 TL. değerindeki yumurtaları göstererek
- "Bak bunları ben yaptım"
der. Biraz daha ilerler, biraz önceki yumurtalardan daha küçük ve 30.000 tl değerindeki yumurtaları görürler. Bu sefer diğer tavuk:
- "Bak bunları da ben yaptım, seninkilerden yapacaktım ama kocam 10.000 TL. için k...ını yırtmaya değmez dedi"
der.


Bir gün adamın biri kendini tavuk yemi saniyormuş ve tavuklardan çok korkuyormuş derken adamı hastaneye yatırmışlar ve uzun süre tedavi etmiler.
Sonunda adama sormuşlar,
"artık tavuk yemi olmadığını biliyorsun demi?"
adamın cevabı ise
"ben biliyorum da tavuklarda biliyormu?"şeklinde olmuş.


Bir Amerikali ile Japon safari'ye çıkmışlar. Her ikisi de son teknolojik silahlarıda birbirlerine nazire yapmak için yanlarına almışlar. Derken uzakta bir aslan görünmüş. Amerikalı lazer tüfeğini doğrultmuş ve aslana ateş etmiş. Ama karavana. Hemen Japon uydudan yönlendirmeli tüfeğini doğrultup ateş etmiş. Fakat o da karavana. Aslan bizimkileri farkedince üzerlerine doğru gelmeye başlamış. Amerikalı bir yudum su içip acı sonu beklemeye başlamış. Japon hemen botlarını çıkarıp spor ayakkabılarını giymeye başlamış. Amerikalı sormuş :
-Ne o, aslandan hizlı mı koşacaksın ?
-Yoo, senden hızlı koşsam yeter...

 

 
  Bugün 4 ziyaretçi (5 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol